Dünyanın en pahalı akaryakıtını kullanıyoruz,
Dünyanın en fazla vergisini ödüyoruz,
Dünyada parası ençok değer kaybeden ülkeler arasındayız,
Dünyanın en büyük enflasyonlarından birine sahibiz,
Ekonomik krizi iliklerimize kadar hissediyoruz ama “İtibardan tasarruf olmaz” zihniyetiyle devlet kademelerinde israf dolu dizgin devam ediyor.
Yazıma “bu israfla ülke kalkınmız” başlığını verdim.
Buyurun şu iki örneğe bakın ve yazımın başlığın doğru olup olmadığına kararı sizler verin,
Angele Merkel Almanya'nın başbakanıydı ve başka bir ülkeyi ziyarete gittiği zaman tarifeli uçakla gitmekle kalmıylor, birde bileti ekonomi tarifeden alarak israfın önüne geçiyordu.
Bunu tüm dünya biliyor.
Almanya'nın ekonomik sorunu olmadığı gibi ülkemizden çok daha zengin bir ülke,
Yani başbakanları devletin parası olmadığı için değil israf etmediği için tarifeli uçakla seyahat ediyordu.
Gelin birde bir süre önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Waşhington'daki NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Ziyareti'ne katılmak üzere Amerika Birleşik Devletleri'ne yaptığı ziyarete bir bakalım.
Almanya başbakanının israf olmasın diye tarifeli uçak kullandığı bu zamanda, Cumhurbaşkanımız beş uçakla ABD'ye gitti ve giden bu uçakların yakıt masrafının 83 milyon lira olduğu açıklandı.
Bunun içinde konaklama yeme içmede yok.
Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek'e sormak lazım?
Hani tasarruf tedbirleri?
Bu tedbirler yalnızca millet içinmi uygulanıyor?
Bu gün devlet kademelerinde hala birden fazla maaş alan binlerce insanının olduğu bir ortamda tasarruf nasıl olacak?
Değil 5 uçakla, 500 uçakla seyahat etseniz hiç ama hiç kimsenin umurunda değil, bunun itibarla falan alakası yok, bu tek kelimeyle israf etmektir.
Buyurun Peygamber Efendimizin hayatını inceleyen, inceleyinde israf adına en küçük bir kalem bulabilecekmisiniz?
Ya Hazreti Ömer'in mum hikayesi?
O hikaye hiçmi aklınıza gelmiyor?
Sonuç olarak bu anlayışla bu ülke kalkınmaz, tam tersine her geçen gün milletin yükü ağırlaşmaya devam eder ve sosyal hayat içinden çıkılmaz bir hale gelir beyler.
Yorum Yazın