Yavaş yavaş, alıştıra alıştıra hedefe ulaşmak için canla başla çalışıyorlar.
Yıllardır Türk Milleti’ni sessizce alıştırmaya çalışıyorlar.
Hükümet, izlenen politikalar için muhalefet partileri tarafından yıllardır hep uyarıldı, dönüşü olmayacak kadar büyük zararlar veriliyor memlekete diye uyarıldı. Hem Türk, hem Kürt vatandaşlara zarar veriyorsunuz diye uyarıldı.
Bunun farkında değiller miydi?
Şimdi en son noktada şunu diyecekler, yanlış oldu ama yapacak bir şey yok artık, geç kaldık!..
Hiçbir zaman geç kalınmaz, Türk Milleti son noktada çıkar ortaya ve oyunu bozar!
Meclisteki BDP milletvekillerinin çoğunun dağda eğitim alıp PKK terör örgütüne mensup oldukları herkesçe biliniyor. Dolayısıyla bu vekiller Kürt vatandaşlarımızın temsilcisi değillerdir.
Türkiye Cumhuriyeti’nde hep birlikte eşit ve mutlu bir aile gibi yaşamak varken, izlenen politikalarla ayrıştırma yapılıyor, bunun temelleri sağlam şekilde atılıyor artık.
Öyle bir noktaya gelindi ki, TBMM’de bütçe belgelerinde “Türkiye Kürdistanı” ifadesine yer veriliyor.
BU NE CÜRET…!
TBMM’de MHP vekilleri haricinde bu ifade için sesini çıkaran yok.
“Türkiye Kürdistanı” ne demek? Anlam yükleyebilir misiniz bu ifadeye? yükleyemezsiniz.
İçişleri Bakanı; "Türkiye Kürdistanı" ifadesine karşı çıkanlar sürece karşılar demiş. Süreç Kürdistan ise Türk Milletinden ne bekliyorsunuz?
Türkiye Cumhuriyeti vardır, başka ifadeye yer yoktur bu topraklarda, bunu tarih boyunca tahrip etmek isteyenler tabii ki olmuştur, sonra Türk Milleti’nin izin vermeyeceğini anlayıp yok olmuşlardır.
Tarihten küçük bir örnek:
Koçgiri Ankara'ya mektup yazar: “Kürdistan'ı kurduk, bizi tanıyın yoksa tanıtırız.”
Mustafa Kemal Atatürk yanıt verir: “Topal Osman Ağa sizi tanımaya geliyor.”
Bdp vekili Hasip Kaplan, “Diyarbakır’da Başbakan Kürdistan dedi, mecliste neden kıvırıyorsunuz” diyor. Der tabii ki, kendi bakışıyla haklı, bu durumda BDP’lilere değil de, Başbakanın uyguladığı açılım politikasına bakmakta fayda var. Diyarbakır’da konuşulanlar sebep olabilir mİ acaba bu duruma?
Hükümet’in 11 yıllık iktidarında açılım süreci politikasının sonucu olarak; Apo sayın!, teröristler fidan!, Şehidimiz kelle!, Atamız ayyaş!, Asker Terörist!, Gençlik Çapulcu!, Halk gavat.! olarak telafuz edilmedi mi?
Sözde, dağdan çekilen PKK’lılar, sanıyorum şehirlerde toparlandılar bu süreçte, şimdi de başladılar Türk Milleti’ni tehdit etmeye, nasıl gelindi bu duruma?
Adana’da, Belediye otobüs şoförü Ali KÖSE’yi linç etmeye kadar ileri boyutta ne yaptıklarını bilmez bir hale geldiler.
O derece hayal dünyasına dalmışlar, kendilerini kaybetmişler ve kendilerinde hak görüyorlar ki artık, TBMM’de “Türkiye Kürdistan’ı ifadesine karşı çıkan MHP Milletvekiline saldırarak küstahlaşabiliyorlar. “Türkiye Kürdistanı” var diye nara atabiliyorlar.
Türkiye Cumhuriyeti kolay kurulmadı, bölünemez-parçalanamaz, ne kadar alıştırsalar da bu Millet her şeyin farkındadır ve uyumaz.
Türk Milleti, tarih boyunca olduğu gibi, Türk Bayrağına, Vatanının bölünmez bütünlüğüne, İstiklal Marşına, bağımsızlığına yani Şehitlerinin emanetine ve hatırasına saygı duyup sahip çıkacak bir millettir.
“Arkadaşlar! gidip, Toros dağlarına bakınız, eğer orada bir tek yörük çadırı görürseniz ve o çadırda bir duman tütüyorsa, şunu çok iyi biliniz ki bu dünya'da hiç bir güç ve kuvvet asla bizi yenemez.” Mustafa Kemal ATATÜRK
“NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE.”
Bu Vatan Kimin
Bu vatan toprağın kara bağrında,
Sıra dağlar gibi duranlarındır.
Bir tarih boyunca onun uğrunda,
Kendini tarihe verenlerindir!...
Tutuşup kül olan ocaklarından,
Şahlanıp köpüren ırmaklarından,
Hudutlarda gazâ bayraklarından,
Alnına ışıklar vuranlarındır!...
Ardına bakmadan yollara düşen
Huduttan hududa yol bulup koşan,
Şimşek gibi çakan, sel gibi coşan,
Cepheden cepheyi soranlarındır!...
İleri atılıp sellercesine,
Göğsünden vurulup tam ercesine,
Bir gül bahçesine, girercesine
Şu kara toprağa girenlerindir!...
Tarihin dilinden düşmez bu destan,
Nehirler gazidir, dağlar kahraman,
Her taşı bir yakut olan bu vatan
Can verme sırrına erenlerindir!...
Gökyay'ım ne desen ziyade değil,
Bu sevgi bir kuru ifade değil,
Sencileyin hasmı rüyada değil,
Topun namlusundan görenlerindir!.. (Orhan Faik GÖKYAY)
Yorum Yazın