Günaydın Gazetesi’nin 26 Haziran 2022 tarihinde yayınladığı “Çete resmi yollarla iş adamına çöktü” başlıklı haberi sonrasında Adana’da aynı yolla başka meslek gruplarından insanların da mağdur edildiği ortaya çıktı.
ÜNLÜ GÖZ DOKTORU NASIL HEDEF OLDU?
Adana’da göz hastalıkları konusunda uzman hekim olan Adil T., e-devlet’te gezinirken kendi adına açılan icra dosyasından haberdar oldu.
Gördüğü dosya üzerine avukatlarını arayan Adil T., tüm mal varlığının üzerinde tedbir olduğunu, icra işlemlerinin başladığını öğrendi.
SAHTE İMZALI SENETİN ALACAKLISI KİM?
Dosyanın ayrıntılarını öğrenen Adil T., 09.12.2019 tarihli 3 Milyon 500 Bin TL’lik borç senedinde imzasının olduğu, bu senette Cengiz K. ve Dr. Mutlu C. D.’nin de borçlu olduğunu öğrendi.
Dr. Adil T.’nin başka bir evraktan kopyalama yöntemi ile imzasının taklit edilerek yapılan sahte senet işlemi sonrasında tüm mal varlığına tedbir konulduktan sonra gözü kararmış kumpas kuran kişi ya kişiler, doktorun evine haciz getirerek evdeki tüm eşyaları toplattı.
Senedin alacaklısı olarak görülen Ö. Arıkan’ın, yapılan araştırma neticesinde Kozan’da ikamet ettiği, geçmişinde kız kaçırma suçundan hapis yattığı, gazetelere verilen beyanda ise hapse girmesi durumunda çocuklarının aç kalacağını ifade eden bir kişi olduğu, şuanda ise bir iş yerinde asgari ücretle çalıştığı tespit edildi.
DİĞER BORÇLULAR NEDEN SESSİZ KALDI?
Senette borçlu olarak görülen diğer 2 ismin, alacaklı tarafından üzerine gidilmediği göze çarparken, borçlulardan biri olan Dr. Mutlu C. D.’nin borca itiraz ederek imzanın kendisine ait olmadığı, imzanın sahte olduğu yönündeki beyanı dosyaya girdi. Ancak Mutlu C. D.’nin bu işlemi yapan kişilerle alakalı suç duyusunda bulunmaması, mağdur Adil T. İle alakalı geçmişte aralarında ihtilaf bulunması kafalarda soru işaretine neden oldu.
SAVCILIK GEREĞİNİ YAPTI MI?
Tüm bu işlemler sürerken, mağdur Dr. Adil T., sahtecilik yapanlarla alakalı suç duyusunda bulunmasına karşın, savcılığın bağımsız bir kriminal uzmanına senedi incelettirmemesi dikkat çekti.
Günaydın Gazetesi’nin haberinden sonra, ilgili senetin savcılıkça bağımsız bir kriminal uzmana inceletme kararı alması, mağdur Adil T.’nin işlemlerin gecikmesi nedeniyle, tepkisine neden oldu. Bu arada, savcılıkça yürütülen soruşturmanın 7 ayı doldurduğu, icra işlemlerinin durmadığı, sahte senetle işlem yapan sözde alacaklıların Adil T.’nin mal varlığını satışa çıkartmak için resmi işlemleri rahatlıkla yürütmesi dikkat çekti.
ASGARİ ÜCRETLİ ÇALIŞAN, NASIL 610 BİN DOLAR ALACAKLI HALE GELDİ?
Kucuksaat.com’a açıklamalarda bulunan, Adana tıp camiasında saygın bir yeri olan Dr. Adil T., “Benden alacaklı olarak görünen Ömer A., senette borçlu olarak görünen Cengiz K., senedi ciro eden Hayrettin K. isimli şahısları hayatımda hiç tanımadım. Savcılık, HTS kayıtlarımızı istediği zaman bu gerçek ortaya çıkacaktır. Senette ismi görünen Dr. Mutlu C. D. İle alakalı aramızda ihtilaf olduğu ve bu konuda çok ciddi delillerle suç duyurularımızın mevcut olduğunu ayrıca belirtmek isterim. Şimdi buradan soruyorum; kız kaçırma davası yüzünden hapis yatmış, hali hazırda ise bir yerde işçi olarak çalışan birinin, benden 610 bin dolar alacaklı olması hayatın doğal akışına uygun mudur? 610 bin Dolar alacaklı olan bir kişi, pespaye bir şekilde hazırlanmış, kirli bir kağıt üzerine işlem yapacak kadar cahil mi?” dedi.
Sözlerine devam eden Adil T., “Karşılıklı ihtilaflı durumdan dolayı mahkemelik olduğum Mutlu C. D.’nin imza attığı senede kefil olmam akıl işi midir? Bu senedin düzenlenmesinde, icra takibinde ve devam eden süreçte organize olmuş bir çete ile karşı karşıya mıyız? 27 Haziran 2022 tarihinde, Günaydın Gazetesi’nde yer alan haberde geçen organize çete ile tarafıma kumpas kuranların bir bağlantısı var mıdır? Tüm bu soruların yanıt bulması, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın etkin bir soruşturması ile ortaya çıkacaktır.” İfadelerini kullandı.
BEN KESİNLİKLE İMZA ATMADIM
Vakit kaybetmeden hukuk sisteminin işlememesini bekleyen Adil T., “Ciddi bir soruşturma neticesinde ortaya çıkacak gerçeklerin hepsini kabul ediyorum. Ben asla böyle bir evraka imza atmadım. Zaten evrak incelediği zaman, benim adımın yazıldığı bölümde kriminal anlamda açıklar ortaya çıkacaktır. Çünkü ne kişisel bilgilerim tarafımca yazılmış ne de imzam tarafımca atılmıştır. Zannediyorum daha önce imzaladığım bir evraktan, teknolojiden faydalanılarak kopyala-yapıştır yöntemiyle imzam ilgili senette yer almıştır. Sayın Adalet Bakanı, Sayın İçişleri Bakanı, Adana Valimiz ve Cumhuriyet Başsavcımızdan organize olduğunu düşündüğümüz bu çete karşısında bizleri yalnız bırakmamalarını istirham ediyorum” dedi.
Kaynak: www.kucuksaat.com